Hoca, bir gün kırlardan topladığı çalı çırpıyı eşeğine yükleyip evine götürürken:
- "Acaba, yaş çırpı da kurusu gibi yanar mı?"
diye düşünüp şeytana uyarak çalı çırpıyı yakmış. Aralarında kuruları da bulunan çalı çırpı hemen alev almış. Eşekte bir korku, bir telaş, huzursuzluktur başlamış tabi. Zavallı eşek can havliyle anıra anıra, çifte ata ata dört nala koşmaya başlamış. Bu durum karşısında hoca da eşeğin arkasından koşmaya başlamış ve olanca gücüyle bağmış:
- "Hey eşek aklın varsa göle koş!"
Dostlarından biri, Fransız kralı 15. Lui'ye:
- Majesteleri, demiş. Akıl vergisi almayı hiç düşündünüz mü? Hiç kimse budalalağı kabul etmeyeceğine göre, herkes böyle bir vergiyi seve
seve öder.
Kral, alaylı alaylı gülerek:
- Hakikatten enteresan bir fikir, cevabını vermiş. Bu buluşunuza karşılık, sizi akıl vergisinden muaf tutuyorum.
O Dua Sende Bu Akıl Bende Varken

-Hanım, geçen gece eve geldiğim zaman sen derin bir uykudaydın. Benim geldiğimi duymadın. Ben de kapıyı bir müddet çaldım. Seni uyandıramayacağımı anlayınca içimden bir dua okudum. Ayın ışığına da tutunup evden içeri girdim. Hatırladın değil mi?
Hanımı, Hoca'ya hangi duayı okuduğunu sormuş, Hoca da söylemiş.
Bu sırada hırsız da bacadan içerisini dinlemekteymiş. Hoca'nın okuduğu duayı ezberleyip tekrarlamış.
Ardından da ayı ışığına tutunup içeri girmeye çalışmış. Derken palas pandıras damdan aşağı yuvarlanmış.
Hoca, gürültüyü duyunca karısına:
-Çabuk bir mum getir. Hırsızı yakalayalım.
Vücudu hurda haline gelen hırsız, Hoca'nın bu sözlerini duymuş. Yattığı yerden:
-Hoca efendi, hiç acele etme! O dua sende, bu akıl da bende varken, ben buradan öyle kolay kolay kalkıp da bir yere gidemem.

Bak Nasıl Akıllandın

Fakat hancı yiyecek olarak sadece bir balık olduğunu söyler ve bunu paylaşmalarını önerir. Bunun üzerine hoca:
"Ben balığın sadece başını yiyecem" der. Hancı bunun nedenini sorar, hocada:
"Balık başı zekayı arttırır, balık başı yiyen insan akıllı olur" der. Bunun üzerine diğer yolcu hemen atılır ve hocaya:
"Balık başını niye sen yiyeceksin, ben yemek istiyorum" der.
Hoca da itiraz etmez ve balığın koca gövdesini hoca yer ve bir güzel karnını doyurur, diğer yolcu ise sadece balığın başını yer ve sonra hocaya seslenir:
"Sen koca gövdeyi yedin karnını doyurdun ben sadece kafayı yedim aç kaldım" der. Hoca da bunun üzerine şöyle der:
"Bak nasıl akıllandın"
Kim Daha Akıllı

...
Cemal sormuş;
-Söyle bakayım Temel.Sence insanlar mı daha akıllı yoksa hayvanlar mı?
Temel;
-Elbette ki hayvanlar daha akıllı, cevabını vermiş.
-Peki neden, demiş Cemal.
Temel gerekçeyi şöyle açıklamış;
-Bizim Karabaş, benim ne söylediğimi anlıyor. Ama ben onun söylediklerinden hiçbir şey anlamıyorum.
Nerede O Akıl

Bir ara dolabı çeviren eşeği izledi ve köylüye:
"Hayvanın gözlerini bağladığını anladım da, boynuna niçin çıngırak astın" dedi. "Onu hiç anlamadım."
"Efendim, eşek dönerken, durursa, çıngırağın sesi kesilir, ben de durduğunu anlarım. Koşup hayvanı tekrar yürütürüm."
"İyi ama, eşek yerinde durur da, yürüyormuş gibi yapıp, başını sallarsa, ne yaparsın o zaman?"
"Aman efendim böyle sizin gibi düşünecek akıllık eşşek neredee?